Efsane mi gerçek mi: Et tam bir diyet için gerekli mi, yoksa onsuz da yapılabilir mi? Et olmadan sağlıklı bir diyetin nasıl sürdürüleceğini ve bu ürünün yerine ne konulacağını öğrenelim. Makul bir alternatife giden yol.
Şimdiye kadar, etin yararlılığı (veya gerekliliği) beslenme uzmanları arasında tartışmalı bir konu olmaya devam etmektedir. Etin değerli amino asitler, vitaminler ve demir gibi mineraller içerdiği inkar edilemez. Ancak, et tek temel gıda olarak bir kaide üzerinde mi durmaktadır, yoksa alternatifleri bulunabilir mi? Et, yeterli amino asit, demir ve vitamin içeren "ısıtıcı" gıdalara ihtiyaç duyulan Ukrayna'nın da dahil olduğu kuzey yarımküredeki ülkeler için gerçekten de eşsizdir. Peki vejetaryenler ve sağlık nedenleriyle et tüketimini sınırlaması gerekenler ne yapmalı? Özellikle Büyük Perhiz öncesinde veya sağlık konusunda bilinçli olanlar için beslenme dengesini korurken bu zorlukla nasıl başa çıkılır?
Aslında gerekli tüm protein ve mineraller bitkisel gıdalardan ve deniz ürünlerinden elde edilebilir. Hangi gıdaların değerli proteinler içerdiğini ve bunların nasıl doğru bir şekilde bir araya getirileceğini bilmek önemlidir. Baklagiller ve tahıllar ete mükemmel alternatiflerdir. Eti bırakmaya karar verirseniz, diyetinize yulaf lapası, fasulye, fındık ve deniz ürünlerini dahil edin. Bu yaklaşım size ihtiyacınız olan her şeyi sağlarken besin eksiklikleriyle ilişkili sorunları da önleyecektir. Şimdi bu gıdaların neden başarılı bir şekilde etin yerini alabileceğine bir göz atalım.
Tahıllar
Karabuğday, buğday ve yulaf, eti bırakırken müttefikiniz olacaktır. Yararlı bileşenlerin içeriği açısından aralarında ilk sırada yer alan karabuğday, vitaminler, demir ve eser elementler sunar. Karabuğday ayrıca baklagillerden biraz daha az olsa da protein içerir. Düzenli karabuğday tüketimi hemoglobin seviyelerini yükseltir, dayanıklılığı artırır ve hatta kan şekeri seviyelerini dengelemeye yardımcı olur.
Yulaf, kardiyovasküler ve sinir sistemleri için gerekli yağları içermesinin yanı sıra "kötü" kolesterolden kurtulmaya ve normal kan basıncını korumaya yardımcı olur. Kepekli buğday unu değerli biyoaktif maddeler içerdiğinden sindirime iyi gelir.
Baklagiller
Baklagiller gerçek bir protein hazinesidir. Örneğin soya fasulyesi etten bile daha fazla protein içerir. Bu gıdalar B vitaminleri (B1, B2, B6) ve mikro besinler açısından zengindir. Fasulyedeki lif sindirim için faydalıdır.
Bol miktarda piridoksin (B6 vitamini) ve mineral içeren bezelye, antikanser özelliklere sahiptir. Fasulye, proteine ek olarak, virüslerle savaşmak için gerekli olan interferon üretimini teşvik eder. Bu gıdalar sizi sadece sağlıklı tutmakla kalmaz, aynı zamanda diyetinizi de çeşitlendirir.
Protein şampiyonu: soya
Soya proteini vücut tarafından yüzde 90 oranında emilir ve bitki bazlı olduğu için hayvansal yağlar ve kolesterol içermez. Protein içeriği açısından 1 kg soya 3 kg sığır etine eşdeğerdir. Et yemekten kaçınanlar için değerli ve kolayca bulunabilen bir protein kaynağıdır.
Vitamin eksikliği
Balık ve deniz ürünleri, tahıllarda ve fasulyede bulunmayan kolay sindirilebilir protein ve B12 vitamini kaynağıdır. Düzenli balık, deniz yosunu ve kalamar tüketimi vücudunuza ihtiyacı olan B12 vitaminini sağlayacaktır. Bu vitamin ayrıca fermente süt ürünlerinde ve salata yapraklarında da bulunur.
Sonuç
Eti bırakmak, protein ve temel besin maddelerinden vazgeçmek anlamına gelmez. Baklagiller, tahıllar ve deniz ürünleri çeşitli ve sağlıklı bir beslenme için bol miktarda fırsat sunar. Bu gıdaların akılcı bir kombinasyonu, besin dengesini koruyarak eksiksiz ve lezzetli bir menü oluşturmanıza olanak tanır. Dolayısıyla, etsiz sağlıklı bir diyet sadece mümkün değil, aynı zamanda vücudunuz için de iyidir.