Soğukluk, uyarılma ve orgazm deneyimini zorlaştıran veya tamamen imkansız hale getiren bir cinsel istek bozukluğudur. İstatistiklere göre kadınların yaklaşık %13'ü bu sorunla karşı karşıya kalıyor ve kadınların neredeyse %40'ı çeşitli cinsel istek bozuklukları yaşıyor. Soğukluğun kendisini farklı şekillerde gösterebileceğini ve farklı nedenlere sahip olabileceğini anlamak önemlidir. Bu yazıda soğukluğun belirtilerine, türlerine ve gelişimin ana nedenlerine detaylı olarak bakacağız.
Soğukluğun ana özelliği cinsel istek eksikliğidir ve buna sıklıkla cinsel ilişki ve orgazm sırasındaki zevk eksikliği de eşlik eder. Ancak çoğu durumda soğukluğun nedenleri stres, duygusal veya psikolojik bozukluklar, hastalıklar veya genital organların anormallikleri gibi dış faktörlerle ilişkilidir.
Soğukluğun birkaç türü vardır: birincil, ikincil, psikojenik, anayasal ve diğerleri. Birincil soğukluk genç kadınlar için tipiktir ve cinsel ilişki için duygusal veya fizyolojik hazırlıksızlıktan kaynaklanabilir. Bazen cinsel istekle ilgili sorunlar kendinden şüphe duymakla veya yakınlaşmaya hazırlık eksikliğiyle ilişkilendirilir.
İkincil soğukluk ise genital organ hastalıklarının, endokrin bozukluklarının veya akıl hastalıklarının arka planında gelişebilir. Bu durumda altta yatan hastalığın tedavi edilmesi ve ardından cinsel istek ihlali ile çalışılması gerekir. Semptomatik soğukluk, cinsel ilişki sırasında ağrı hissi şeklinde kendini gösterebilir ve bu da doktorların dikkatini ve muayeneyi gerektirir.
Psikojenik soğukluk, psikolojik travma, stres, kaygı veya aşağılık kompleksinin arka planında gelişir. Cinsel şiddet veya travmatik ilk cinsel ilişki yaşayan kadınlar, yakınlaşma sırasında korku ve rahatsızlık yaşayabilir. Cinsel ilişkilerin yanlış algılanması veya yetiştirilme tarzı gibi dış faktörler de psikojenik soğukluğun gelişiminde önemli bir rol oynayabilir.
Ayrıca doğuştan gelen bir kişilik özelliği olarak kendini gösteren anayasal bir soğukluk biçimi de vardır. Bu tür soğukluğa sahip kadınlar nadiren seks arzusu hissedebilirler ancak bu durum onlarda pek rahatsızlık yaratmaz. Bu kadınlar için seks, hayatlarının önemli bir yönü değildir ve bir ilişkideki diğer iletişim biçimlerinden memnun olabilirler.
Bazı durumlarda, özellikle doğumdan sonraki dönemlerde veya menstruasyona yaklaşan günlerde soğukluğun geçici olabileceğini unutmamak önemlidir. Bunlar her zaman tedavi gerektirmeyen doğal fizyolojik değişikliklerdir. Ancak arzu sorunları uzun süre devam ediyorsa tanı ve olası tedavi için bir uzmana başvurmakta fayda var.
Soğukluk dikkatli bir yaklaşım gerektiren karmaşık bir sorundur. Çoğu zaman tedavisi, hem tıbbi müdahaleleri hem de psikolojik desteği içeren karmaşık tedaviyi gerektirir. Soğukluğun başarılı tedavisinin, kadın ve partnerinin ortak çabası ve uzmanların profesyonel yardımı ile mümkün olduğunu unutmamak önemlidir.
e-news.com.ua