Aşk ilişkileri, tıpkı muhasebe gibi, kendi denge yasalarına sahiptir. Aşk ve hesaplamanın uyumsuz olduğunu sık sık duyarız, ancak Avrupalı akademisyenler tarafından formüle edilen ilişkilerde belirgin bir "ekonomi" vardır. Bu makalede, romantik ilişkilerde üç temel denge yasasına bakacağız.
1. Öpüşme Yasası:
İlk ve en önemli yasa, her öpücüğe karşılık iki öpücük verilmesi gerektiğidir. Bu basit ama etkili ilke yazara Valya Teyze tarafından söylenmiştir ve şu anda bile geçerliliğini korumaktadır. Hikayemizdeki Nataşa örneğinde olduğu gibi tamamen vermek değil, karşılığında biraz daha fazla iyilik vermek önemlidir. Bu şekilde pozitiflik alışverişinde bir denge kurulur.
2. Göze göz yasası:
İkinci yasa olumsuzlukların değiş tokuşu ile ilgilidir. Hayatta çatışmalar ve anlaşmazlıklar vardır, ancak olumsuz duyguların alışverişinde dengeyi bulmak önemlidir. Eğer incindiyseniz, aynı şekilde karşılık verin, ama biraz daha az ve gecikmeli olarak. Duygu alışverişinde dengeyi koruyarak olumsuzluk alışverişinin çatışmaya dönüşmesine izin vermemek önemlidir.
3. "Her şey eşittir - boşanma" yasası.
Üçüncü yasa, bir partnerden çok şey almanın ya da vermenin ilişki içinde boşanmaya yol açtığını belirtir. Aşk ateşinin yanmaya devam etmesi için iyi ve kötü alışverişinde bir dengesizlik sağlamak önemlidir. Herkesin verdiği kadar aldığı çiftlerde ilişki duygusal derinliğini kaybeder.
Tüm bu yasalar, tıpkı muhasebede olduğu gibi aşk ilişkilerinde de denge ve etkileşimin önemli olduğunu hatırlatır. Partnerler alabilmeli ve verebilmeli, pozitifliği değiş tokuş edebilmeli ve duygu alışverişinde doğru dengeyi bulabilmelidir. Basit aritmetiğe benzeyen bu ilkeler ilişkileri daha uyumlu ve sürdürülebilir hale getirebilir.