İçe dönük: benzersizliğinizi koruyun

Bir kişinin kişiliğini tanımlamak için kullanılabilecek pek çok özellik vardır: sosyal, çalışkan, düzenli veya sakin. Psikologlar bu özellikleri bir araya getiren ve “büyük beşli” olarak bilinen beş ana kategori tanımlamaktadır: vicdanlılık, dışadönüklük, nevrotiklik, uyumluluk ve açıklık/zeka. Bu model yaygın olarak “beş faktörlü kişilik modeli” olarak bilinir.

Dışa dönüklük ve içe dönüklük, bir kişiliğin başkalarıyla sosyalleşmeye yönelik tutumunu belirleyen faktörlerdir. Dışadönükler toplumu ve gürültülü etkinlikleri tercih ederken, içedönükler yalnızlığı veya yakın insanlardan oluşan küçük grupları tercih eder. Araştırmalar, dışa dönük kişilerin daha iddialı olduklarını ve dışarıdan tanınmaya ihtiyaç duyduklarını, içe dönük kişilerin ise aşırı sosyalleşmeden kaçınmayı tercih ettiklerini göstermektedir.

İçedönükler bağımsızlıklarına değer verir ve genellikle yalnızlığı tercih ederler. Sosyal temastan çabuk yoruldukları ve bilgiyi işlemek için zamana ihtiyaç duydukları için aşırı sosyalleşmeye tahammül etmekte zorlanırlar.

Son araştırmalar, dışadönüklük veya içedönüklük seviyesinin beynin farklı uyaranlara nasıl tepki verdiğini etkileyebileceğini göstermektedir. Bilim insanları beynin farklı görüntü ve nesnelere verdiği tepkiyi incelemek için elektroensefalografi (EEG) kullandılar.

Araştırmacılar, dışadönüklük seviyesinin insan yüzlerine karşı güçlü bir beyin tepkisi ile ilişkili olduğunu buldular. Bu, dışa dönük kişilerin sosyal uyaranlara karşı daha duyarlı oldukları ve yüzlere cansız nesnelerden daha fazla dikkat ettikleri anlamına geliyor. Öte yandan, içe dönükler insan yüzlerine diğer nesnelerle aynı şekilde tepki verirler, bu da yalnızlık tercihlerini doğrular.

Bu sonuçlar, içe dönük kişilerin diğer insanlarla sürekli etkileşime ihtiyaç duymadıkları fikrini desteklemektedir. Onlar için sosyal temaslar önemli değildir ve beyinleri bunlara diğer uyaranlarla aynı şekilde tepki verir.