30 янв, 22:48
Kilo verme arzusu, birçok insanın sağlık açısından sonuçlarını düşünmeden en katı ve bazen aşırı diyetlere başvurmasına neden olur. Hızlı sonuç arayışında, kendilerini genellikle ciddi sorunlara dönüşebilecek bir yolda bulurlar. Diyetisyenler, vücuda onarılamaz zararlar verebilecek bir dizi diyet konusunda uyarıyor.
En tehlikeli uygulamalardan biri açlıktır, özellikle de “kuru oruç” şeklinde. Bu, kişinin sadece yiyeceği değil suyu da reddettiği aşırı bir önlemdir. Sonuç olarak, vücut dehidrasyona uğrar ve bu da zehirlenmeye ve şoka yol açabilir. Son çalışmalar, bu tür diyetlerin hücre hasarına neden olabileceğini ve tüm organların normal işlevini bozabileceğini göstermiştir.
İkinci en tehlikeli diyet çiğ gıda diyetidir. Bu diyetin hayranları genellikle disbakteriyoz gibi ciddi sindirim sorunları yaşarlar. Vücut çiğ gıdaları her zaman düzgün bir şekilde asimile edemez, bu da gastrointestinal sistemde arızalara neden olur. Bu durum ağrı, iltihaplanma ve kişide uzun süre kalabilecek diğer hoş olmayan sonuçlara yol açar.
Bir başka tehlikeli uygulama da tuz ve şekerden kaçınmaktır. Bu tür kısıtlamalar kısa süreli kilo kaybına yol açsa da, vücutta bir dengesizlik yaratarak kalp ve beynin normal işleyişini bozar. Diyette bu maddelerin eksikliği sadece fiziksel halsizliğe değil, aynı zamanda özellikle yaşlılar için tehlikeli olan uzun vadeli metabolik sorunlara da neden olabilir.
Bir kişinin uzun süre boyunca sadece bir veya iki yiyecek yediği mono diyetler de çok tehlikelidir. Bu tür kısıtlamalar vücuda ihtiyacı olan tüm vitamin ve mineralleri sağlamaz, bu da vitamin eksikliğine, halsizliğe, bağışıklığın azalmasına ve hatta uzun süreli tedavi gerektiren daha ciddi hastalıklara yol açabilir.
Tüm gıdaların aynı renkte olması gereken renk diyetleri karaciğere daha fazla yük bindirir. Vücutta agresif enzimlerin birikmesi karaciğer ve safra yollarının bozulmasına yol açabilir. Sonuç olarak metabolizma bozulur ve vücudun genel durumu zarar görür.
Son olarak, karbonhidratların, yağların veya proteinlerin reddedilmesi metabolizmada başarısızlıklara neden olur ve bu da bir kişinin hormonal geçmişini etkileyebilir. Kadınlarda bu tür diyetler adet düzensizliklerine, erkeklerde ise potens sorunlarına yol açabilir. Bu da gebe kalma ve sağlıklı bir çocuk taşıma yeteneğini etkileyebilir.
Çeşitli zayıflama çaylarına duyulan hayranlık da aynı derecede tehlikelidir. Bu ilaçlar zararsız görünmelerine rağmen, genellikle idrar söktürücü veya müshil etkisi olan bitkiler içerirler. Bu tür çayların sürekli tüketimi elektrolit dengesini bozarak kardiyovasküler sistemde sorunlara, damar spazmlarına ve hatta kan pıhtılarına neden olabilir. Laksatif bitkilerin kullanımı bağırsak mikroflorasına zarar verir, bu da bağışıklık sistemini zayıflatır ve kronik hastalıklara katkıda bulunur.
Beslenmedeki aşırılıkların vücuda onarılamaz zararlar verebileceğini unutmamak önemlidir. Katı bir diyete karar vermeden önce, hoş olmayan sonuçlardan kaçınmak ve sağlığı korumak için bir doktora danışmak gerekir.
Адрес новости: http://e-news.com.ua/show/577040.html
Читайте также: Финансовые новости E-FINANCE.com.ua