23 дек, 22:48
Her birimiz farklı durumlarda öfke ve kızgınlıkla karşı karşıya kalırız. Bazı kişiler sık sık öfke patlamalarından yakınırlar; örneğin “Küçük şeylerden sinirleniyorum”, “Öfkemi kontrol edemiyorum, ne yapmalıyım?”, “Neden sevdiklerime karşı hep öfkeleniyorum?” Tüm bu deneyimler, stres ve gerilim dolu bir dünyada yaşayan insanlara tanıdık geldi. Saldırganlık, diğer şeylerin yanı sıra ilişkileri bozabilir, normal yaşamı etkileyebilir ve hatta sağlığa zarar verebilir.
Öfke, vücudun strese verdiği doğal tepkidir; kalp atış hızı ve kan basıncının artmasına, ayrıca adrenalin gibi stres hormonlarının salınmasına neden olur. Antik çağda bu tepkiler kişinin hayatta kalmasına yardımcı olarak tehditlere hızlı bir şekilde yanıt verilmesini mümkün kılıyordu. Ancak psikolojik sorunlarla karşı karşıya kaldığımız modern dünyada saldırganlık her zaman fiziksel bir çıkış yolu bulamıyor. Kendini korumak yerine içsel durumumuzu ve başkalarıyla olan ilişkilerimizi yok etmeye başlar.
Öfkeyi kontrol etmenin ilk adımlarından biri ara vermeyi öğrenmektir. Duygusal dalgalanmalardan ve gereksiz çatışmalardan kaçınmak için bu önemlidir. Birkaç derin nefes alın, gerekirse başka bir odaya gidin ve kendinize toparlanmak için zaman tanıyın. Bu sakinleşmenize yardımcı olacak ve sert ifadelerden kaçınmak için düşüncelerinizi toplama fırsatı verecektir.
İkinci etkili yöntem ise gevşeme uygulamalarının kullanılmasıdır. Örneğin öfkenizi kaybedecekmiş gibi hissediyorsanız gözlerinizi kapatın ve huzurlu bir manzara hayal edin ya da rahatlatıcı bir müzik çalın. Bazen duygularınızı kağıda dökmeye, sizi rahatsız eden her şeyi yazmaya değer. Bu, gerginliği azaltmaya ve durumu farklı bir perspektiften görmeye yardımcı olabilir.
Öfkeyle baş etmenin başka bir yolu da fiziksel aktivitedir. Egzersiz yaptığımızda vücudumuz, rahatlamayı teşvik eden ve ruh halimizi iyileştiren mutluluk hormonları olan endorfinleri salgılar. Açık havada yürümek, koşmak veya yoga yapmak yalnızca fiziksel durumunuzu iyileştirmenin bir yolu değil, aynı zamanda iç çatışmayı da sakinleştirme şansıdır.
Duygular yatıştıktan sonra durumu başkalarıyla tartışmak önemlidir. Açıkça ama saygılı bir şekilde, başkalarına hakaret etmeden konuşun. Duygularınızı "Beni her zaman sinirlendiriyorsun" yerine "Bunun olmasına üzüldüm" gibi sözlerle ifade etmek daha iyidir. Bu, çatışmanın tırmanmasını önlemeye yardımcı olacak ve soruna yapıcı bir çözüm bulunmasına yol açacaktır.
Bazen mizah yardımcı olur, ancak alay etmekten kaçının; bu yalnızca anlaşmazlığı daha da kötüleştirebilir. Doğru zamanda yapılan hafif bir şaka, gerilimi ortadan kaldırabilir ve ilişkideki uyumu yeniden sağlayabilir. Bir sorunu çözmenin her zaman tartışmayı sürdürmekten daha iyi olduğunu hatırlamak önemlidir. Çocuğunuz kötü bir not aldıysa, suçlamalarla enerji harcamak yerine onun konuyu anlamasına yardımcı olun. Partnerinizle konuşmak aynı zamanda ortak bir dil bulmanıza ve sorunu barışçıl bir şekilde çözmenize de yardımcı olacaktır.
Son olarak affetmek, öfkenin üstesinden gelmede önemli bir rol oynar. Sizi kızdıranları affedin ve çok ileri gittiğinizi düşünüyorsanız af dileyin. Bu, stresi azaltmaya ve zihninizi rahatlatmaya yardımcı olur.
Duygularınızı kontrol edemediğinizi ve başkalarının güvenliğini tehdit etmeye başladığını hissediyorsanız bir uzmandan yardım almalısınız. Bir psikolog veya psikoterapist, saldırganlığın nedenlerini anlamanıza yardımcı olacak ve duygusal sorunlarla başa çıkmanın etkili yollarını sunacaktır.
Адрес новости: http://e-news.com.ua/show/575412.html
Читайте также: Финансовые новости E-FINANCE.com.ua